- Youtube
İletişim, insan hayatında en temel becerilerden biridir. Duygularımızı, düşüncelerimizi ve fikirlerimizi karşı tarafa aktarmak için etkili bir iletişim kurmak zorundayız. Diksiyon ise bu sürecin önemli bir parçasını oluşturur. Diksiyon eğitimi almış kişiler, kendilerini daha net ifade ederler. Ayrıca karşısındaki insanlara düşüncelerini daha etkili bir şekilde aktarırlar.
Ancak, doğru bir iletişim kurabilmek yalnızca diksiyon ile sınırlı değildir. Göz ardı ettiğimiz bazı basit detaylar, iyi bir konuşmayı kötü bir hale getirecektir. Bu makalede, diksiyon eğitimi sırasında edindiğimiz notlar ve kişisel tecrübeleri toparlıyoruz. Bu bilgiler ışığında, konuşma ve iletişimi güçlendiren dokuz önemli öneriyi detaylıca ele alacağız.
1. Gülümsemenin Doğru Kullanımı
Gülümsemek, pozitif bir iletişim sinyaldir. Ancak her zaman doğru bir yaklaşım değildir. Özellikle ciddi eleştirilerle karşı karşıya kaldığınız anlarda, sürekli gülümsemek karşı tarafa alaycı bir tavır yansıtır. Eleştiri sırasında vereceğiniz cevaplar, duruma uygun ve ciddi olmalıdır.
Gülümsemek, her zaman bir çözüm değil; bazen bir iletişim bariyerine dönüşür. Karşınızdaki kişi sizi eleştiriyorsa ve siz ciddiyetle karşılamıyorsanız, karşı taraf kendisini hafife aldığınızı hisseder. Bu durum, iletişimi olumsuz etkileyecektir. Önemli olan, gülümsemeyi doğru zamanda ve uygun bir şekilde kullanmaktır. Gerektiğinde ciddiyetle yanıt vermek, daha olumlu bir izlenim bırakacaktır.
2. Yeme Alışkanlıklarının Etkisi
Yediklerimiz, bedenimizi olduğu kadar sesimizi ve ruh halimizi de etkiler. Özellikle ağır karbonhidrat içerikli yiyecekler, sesimizin kalitesini düşürür. Büyük bir pizza yediğinizde, sesinizde boğukluk ya da çatallanmalar oluşur. Bunun yanında, sağlıksız beslenme ruh halimizi de olumsuz yönde etkileyecektir.
Kendimizi iyi hissetmediğimiz zaman, konuşmalarımız da olumsuz yönde etkilenir. Aynı şekilde, ruh halimiz kötü olduğunda, konuşmak ve kendimizi ifade etmek zorlaşır. İyi bir konuşmacı, bedenini ve ruh halini dengede tutmalıdır. Bunun için de sağlıklı beslenmeye ve pozitif bir ruh haline özen göstermelidir. Yediğimiz yiyeceklerin konuşmamız üzerindeki etkisi, düşündüğümüzden çok daha fazldır.
3. Duruş Şeklinin Önemi
Duruş, sadece fiziksel görünüşümüzü değil, sesin çıkışını ve konuşmamızın kalitesini de doğrudan etkiler. Dik durmak, sesin güçlü çıkmasını sağlar. Eğik veya gevşek bir duruş, sesin zayıf çıkmasına ve özgüvensiz bir izlenim yaratmasına neden olur. Konuşma sırasında dik durmak, sesin daha net çıkmasını ve duyguların daha iyi ifadesini sağlar.
Özellikle topluluk önünde yaptığımız sunumlarda, duruş büyük bir etki yaratır. Kendimizi dik ve özgüvenli bir şekilde sunduğumuzda, mesajımız daha etkili bir şekilde karşıya geçer. Duruşumuzun konuşmamız üzerindeki etkisini göz ardı etmemeliyiz. Bu yüzden, etkili bir konuşma için duruşumuza dikkat etmeli ve kendimizi dik şekilde ifade etmeliyiz.
Kambur durmak ve iletişimle alakalı şu videomuzu da izlemenizi tavsiye ederiz.
4. Bilimsel Terimlerin Fazla Kullanımı
Günlük hayatta fazla bilimsel terim kullanmak, iletişimde kopukluklara neden olur. Özellikle akademik bir dil kullanmak, karşımızdaki kişinin konudan uzaklaşmasına sebep olacaktır. Bilimsel terimler, konuşmayı daha karmaşık ve anlaşılmaz hale getirir. Bu yüzden, iletişim sırasında kullandığımız dilin mümkün olduğunca sade ve anlaşılır olmasına özen göstermek gerekir. İnsanlarla iletişim kurarken, karşı tarafın anlamadığı terimlerden kaçınmak önemlidir.
Eğer bir terimi açıklamak gerekiyorsa, bunu sade ve basit bir dille yapmak iletişimi güçlendirecektir. Akademik ya da mesleki terimlerin fazlaca kullanımı, karşımızdaki kişiyi yabancılaştırır. Basit, sade bir dil kullanarak mesajınızı daha etkili bir şekilde iletebilirsiniz.
5. Şakaların Etkisi
Şakalar, ilişkileri güçlendirebilir ancak yanlış yerde yapacağınız şakalar, ilişkileri zedeleyebilir. Özellikle topluluk içinde yaptığımız şakalar, her zaman aynı etkiyi yaratmaz. Örneğin, yakın bir arkadaşınızla birebir yaptığınız bir şakayı, kitle önünde tekrarladığınızda farklı tepkiler alabilirsiniz. Arkadaşlar arasında yaptığımız şakalar, topluluk içinde yanlış anlaşılabilir ve karşınızdaki kişiye saygısızlık olarak algılanabilir.
Bir arkadaşınıza şaka yapmak ya da onunla didişmek, topluluk önünde ters tepebilir. Topluluk içinde yapacağınız şakalar, herkesin komik bulacağı türden olmalıdır. Özellikle geniş bir kitleye hitap ederken, şakaların dikkatlice seçimi önemlidir. Kişisel şakalar, birebir ilişkilerde kalmalıdır. Topluluk önünde daha dikkatli davranmak gerekir.
6. Psikolog Gibi Davranmamak
İnsanlarla konuşurken, onları anladığımızı göstermek yerine, onların düşüncelerini analiz etmek gibi bir hataya düşmemek gerekir. Karşınızdaki kişiyi dinlemek, onun hislerini ve düşüncelerini anlamak için yeterlidir. Ancak, psikolog gibi davranarak onun düşüncelerini yorumlamak ve ona ne düşündüğünü söylemek, iletişimde bir hatadır.
Karşımızdaki kişiye, “Sen aslında böyle düşünmüyorsun” demek, onun düşüncelerine saygısızlıtır. İnsanların kendilerini ifade etmelerine izin vermek ve onların söylediklerini ciddiye almak, sağlıklı iletişim için gereklidir. İletişimde empati kurmak, karşımızdaki kişiye ne hissettiğini söylemek değil, onu dinlemek ve anlamaktır.
7. Nefes Kontrolünün Önemi
Nefes, konuşmanın temel taşıdır. Doğru nefes kontrolü olmadan, sesimizi tam anlamıyla kullanamayız. Yüzme gibi aktiviteler, nefes alışverişini ve kontrolünü geliştiren en etkili yöntemlerden biridir. Yüzme, diyaframı güçlendirir ve daha derin nefes almayı sağlar. Bu, konuşma sırasında daha uzun cümleler kurmayı ve sesin daha kontrollü çıkmasını sağlar.
Nefes kontrolü, aynı zamanda heyecanı yönetmenin de bir yoludur. Topluluk önünde konuşurken nefes kontrolünü öğrenmek, konuşmayı daha etkili hale getirir. Nefes almadan konuşmak, cümlelerin yarıda kesilmesine ve sesin titremesine neden olabilir. Bu yüzden, nefes kontrolünü öğrenmek, iyi bir konuşma için kritik öneme sahiptir.
Nefes ve diksiyon ilişkisiyle alakalı şu videomuzu da izlemelisiniz.
8. Kelimelerin Doğru Telaffuzu
Bazı kelimeleri telaffuz etmekte zorlanabilirsiniz. Zor kelimeleri hecelere bölerek çalışmak, telaffuz becerisini geliştiren etkili bir yöntemdir. Kelimeleri heceleyerek tekrar etmek, doğru telaffuzu öğrenmenin en etkili yollarından biridir. Söylemesi zor kelimeler, zamanla çalışarak daha kolay hale gelir. Örneğin, “takatuka” kelimesini doğru söylemekte zorlanıyorsanız, kelimeyi heceleyerek tekrar edin. İlk başta heceler üzerine odaklanarak, daha sonra bu heceleri birleştirip kelimenin tamamını rahatça söyleyebilirsiniz. Bu teknikle, zor telaffuz ettiğiniz kelimeleri daha kolay hale getirmek mümkündür.
Zor kelimelerin telaffuzuyla alakalı şu videomuzu da izlemelisiniz.
9. Güzel Dinlemek ve Güzel Konuşmak Bağlantısı
Güzel bir konuşmacı olmanın ilk adımı, iyi bir dinleyici olmaktır. Bu kişileri dinlemek, dil becerilerinizi geliştirmenin etkili yollarından biridir. TRT Dinle gibi uygulamalar, güzel Türkçe konuşan insanları dinleyerek diksiyonunuzu geliştirme fırsatı sunar. Radyo tiyatroları, sesli kitaplar ve radyo programları, diksiyon eğitimi için iyi bir kaynaktır.
Güzel konuşmak, güzel dinlemekle başlar. Ne kadar iyi konuşan insanları dinlerseniz, diksiyonunuz o kadar gelişir. Bu tür uygulamalar, diksiyon eğitimi almak isteyenler için ücretsiz ve etkili kaynaklardır. Güzel konuşmayı öğrenmek, dinleme alışkanlıklarınızı geliştirmekle mümkün olur.
Akademik araştırmalarda da dinlemenin önemine vurgu yapan çalışmalar bulunur.
Sonuç
İyi bir iletişim kurmak için dikkat edilmesi gereken birçok faktör vardır. Gülümsemeden duruşa, nefes kontrolünden kelime telaffuzuna kadar her ayrıntı, etkili bir konuşmanın parçasıdır. Ayrıca, bilimsel terimlerin fazlaca kullanılmaması, empatik bir dinleyici olunması ve çocuklarla doğru iletişim kurulması da önemli unsurlardır. Güzel konuşmak, disiplinli bir çalışma ve doğru alışkanlıklarla mümkündür. Bu önerileri dikkate alarak, konuşma becerilerinizi ve diksiyonunuzu güçlendirebilirsiniz. İyi bir konuşmacı olmak, sürekli pratik yapmayı ve kendinizi geliştirmeyi gerektirir.